Kays Bin Âsım Kimdir?
قَــيـسُ بْــنُ عَـا صِــم
Baba Adı : Âsım bin Sinân.
Anne Adı : Ümmü Esfer bint-i Halife.
Doğum Tarihi ve Yeri : Bilgi yok.
Ölüm Tarihi ve Yeri : Basra’ya yerleşerek orada öldü.
Fiziki Yapısı : Bilgi yok.
Eşleri : Bilgi yok.
Oğulları : Hakim, Husayn, 33 tane çocuğu vardır.
Kızları : Sayısı belli değildir.
Gavzeler : Bilgi yok.
Muhacir mi Ensar mı : Bilgi yok.
Rivayet Ettiği Hadis Sayısı : Rivayeti var, sayısı belli değildir.
Sahabeden Kim ile Kardeşti : Bilgi yok.
Kabile Neseb ve Soyu : Kays bin Âsım bin Sinân bin Hâlid bin Minkâr bin Mukais (Mukais’in ismi) el-Hâris bin Amru bin Kâ’b bin Sa’d bin Zeydümenat bin Temim et-Temimi el-Minkâri.
Lakap ve Künyesi : Ebâ Ali, Ebû Talha, Ebû Kubeysa.
Kimlerle Akraba idi : Ahnef bin Kays’ın kardeşidir..
Kays Bin Âsım'ın Hayatı
Kays bin Âsım (r.a) Temimoğulları kabilesine mensub olup, Câhiliye döneminde ki, şairlerindendir. Hicri 9. Miladi 630 yılında Temimoğulları Resûlullâh (s.a.v)’e zekât vermeyi reddederek baş kaldırdılar. Resûlullâh, durumu öğrenince Uyeyne bin Hısn el-Fezari’yi elli kişilik bir müfreze ile Temimoğulları’na karşı gönderdi. Uyeyne, âni bir baskın düzenleyerek elli kişiyi esir alıp Medine’ye sevketti. Bunun üzerine aralarında Kays bin Âsım’ın da bulunduğu bir heyet elçi olarak Medine’ye geldi. Resûlullâh gelen heyete ikramda bulundu. Kays bin Âsım için: “-Bu, Bedevilerin efendisidir!”dedi ve esirleri serbest bıraktı.Kays bin Âsım ve beraberinde gelenler bu sırada Müslüman oldular. Resûlullâh (s.a.v) daha sonra elçi olarak huzuruna gelen Kays bin Âsım’ı Beni Mukâis kabilesinin zekâtlarını toplamakla görevlendirdi.Resûlullâh (s.a.v)’ın vefatından sonra Hz.Ebû Bekr (r.a) döneminde bazı kabilelerin irtidad ettiği sırada Kays bin Âsım’ın Medine’deki yöne-time bağlılığı sarsıldı ve topladığı zekât mallarını kabilesine dağıttı. Onun irtidad ederek peyğamberlik iddiasında bulunan Secâh et-Temimiyye’ye katıldığı da nakledilmektedir. Hâlid bin Velid, Secâh ve Müseylimetü’l-Kezzâb ile savaşmak üzere Yemâme’ye geldiğinde orada bulunan Kays bin Âsım’ı esir aldı. Kays ise Hâlid bin Velid’e Müseylimetü’l-Kezzâb’ın eline geçen oğlunu istemek üzere geldiğini söyledi.Bunun üzerine Hâlid bin Velid de, Kays’ı serbest bıraktı. Kays bin Âsım’ın esir düşmeden önce irtidad etmekten vazgeçtiği kaydedilmekte ve Seccâh ile Müseylimetü’l-Kezzâb’ı yeren bazı beyitleri buna delil gösteril-mektedir. Kays bin Âsım, ridde olaylarının başlanğıcında Medine’ye karşı düşmanlık göstermemiş, çıkan isyanlara karşı Medine’nın tutumunu göz-lerken de tarafsız davranmış, Umman’dan Medine’ye gitmek üzere Temim Oğulları topraklarından geçen Amr bin Âs’a refâkat etmiştir.Beni Hanife’nin isyanının bastırılmasından sonra Bahreyn’e gitmekte olan Alâ bin Hadrami’ye katılmış, âsilerden Hutam ve Ebcer bin Büceyr’i öldürmüştür. Daha sonra Basra’ya yerleşen Kays bin Âsım (r.a), burada vefat etmiştir.İyi bir hatib olan Kays bin Âsım, Kisrâ’nın huzurunda yaptığı konuş-masıyla takdir toplamıştı. Onun Hire hükümdarı Nu’mân bin Münzir’e gönderilen müfâharet heyetinin içerisinde yer aldığı da bildirilmektedir. Ahnef bin Kays, hilmi, Kays bin Âsım’dan öğrendiğini söyleyerek onun, oğlunu öldüren yeğenini salıverdiğini, oğlunun diyetini de annesine ken-disinin ödediğini nakletmektedir. Bundan dolayı, “-Kays’dan hilim aldı!”sözü darbımesel olmuştur.Müslüman olmadan önce içki içmemesi, fakat kız çocuklarını diri diri gömmesiyle tanınan Kays bin Âsım, tüm yaptıklarını Resûlullâh (s.a.v)’e anlatmış, O da kendisine öldürdüğü her kızı için bir köle âzad etmesini veyahut da deve kurban etmesini emretmiştir. Bir gün Resûlullâh (s.a.v)’ı çocuklarından birini severken görmüş ve kendisinin bir çok kızı olmasına rağmen hiçbirini kucağına dahi alıp sevmediğini söylemiştir.Kays bin Âsım’ın kızlarından birini nasıl diri diri gömdüğü kendisine anlatıldığında, Resûlullâh çok hüzünlenerek ağlamış ve şöyle demiştir: “-Bu katı kalbliliktir. Merhamet etmeyen’e merhamet olunmaz!”Kays bin Âsım, Resûlullâh (s.a.v)’den birkaç tane hadis-i şerif rivâyet etmiş, Hasan-ı Basri, Ahmed bin Kays, Halife bin Husayn ve oğlu Hâkim bin Kays’da kendisinden rivâyette bulunmuştur. Bazı beyitleri dışında Kays’ın şiirleri günümüze ulamamıştır. 1Yukarıda anlatılanları İbn-i Hacer el-İsabe de şöyle anlatır:İbn-i Sa’d şöyle dedi:“-Câhiliye devrinde şarabı yasaklamıştı. Sonra Temim Oğulları heyeti içinde Resûlullâh’a gelib Müslüman oldu. Bunun üzerine Resûlullâh şöyle buyurdular: “-Bu, Veber halkının ulusudur! Çok cömert bir kimseydi!”Sonra Hasan’a dayandırdığı hasen bir senedle, Kays bin Âsım’dan rivayet ederek dedi ki:“-Resûlullâh’a geldim, O’na yaklaştığımda şöyle dedi: “-Bu halkının ulusudur!”Kays’a dedi ki: “-Burs işini ne yapıyorsunn?”Kays şu cevabı verdi: “-Her yıl yüz (dinar veya dirhem) veriyorum!” “-Âriye işini ne yapıyorsu?”diye sordu:Kays dedi ki: “-Eğer yaşarsam, onun müddetini az yapacağım!”Hasan dedi ki: “-Vallâhi dediğini yaptı!”sonra onun vasiyetini andı.İbn-i es-Seken der ki: “-Akıllı ve halim bir zat idi, kendisine uyulabilir!”Ebû Ömer İbn-i Abdilber der ki:“-Ahnef’e sordular: “-Hilmi kimden öğrendin?”Şu cevabı verdi: “-Kays bin Âsım’dan!”“-Bir gün onu örtüye sarılmış olarak gördüm. İki adam getirildi. Birinin eli kelepçeliydi, diğeri ise maktul. Kendisine şöyle dediler: “-İşte bu senin kardeşinin oğludur, oğlunu öldürdü!”Kardeşinin oğluna dönüp şöyle dedi: “-Ey kardeşimin oğlu! Çok fena bir iş yaptın! Rabbına karşı çok büyük günah işledin; sılâ-ı rahmi kestin, kendi okunla kendini vurdun!”Sonra diğer oğluna şöyle dedi: “-Yavrum, haydi kalk kardeşini göm, amcanın oğlunun ellerini çöz! Annesine oğlunun diyeti olarak yüz deve gönder! Çünkü o kadın ğaribdir!”Zübeyr el-Muvaffakiyyât’ta amcası Abdullah bin Mus’ab’dan rivayet ederek dedi ki:“-Ebû Bekr (r.a), Kays bin Âsım’a şöyle dedi: “-Seni, diri diri kızlarını gömmeye sevkeden şey nedir?”O ilk kez kızları diri diri gömmüş biri idi. Şu cevabı verdi: “-Küfüvvü (denği) olmayanlarla evlenmelerinden korktum!” “-Kendini anlat bakalım!”dedi.Şöyle konuştu:“-Câhiliye devrinde hiç kimseyi kınamadım. Bir töhmetle de karşıla-madım. Kendimi daima yağmalayan süvariler arasında ve aşiretin toplantı yerlerinde veya suçluları himaye edici olarak buldum. İslâm’a gelince, yüce Allâh şöyle buyurdu: “-Kendinizi temize çıkarmayın!” 2Ebû Bekr (r.a), bu cevabı çok beğendi!”Kays, Resûlullâh’tan birçok hadis rivayet etmiştir. Kendisinden, iki oğlu Hâkim ve Husayn ile oğlunun oğlu Halife bin Husayn, Ahnef bin Kays, Menfaa bin et-Tev’em ve kimileri rivayet ettiler.İbn-i Mende der ki:“-Bize bunu Ali bin Abbas el-Adeni bildirdi: Bize Muhammed bin Hammâd et-Tahrâni bildirdi: Bize Abdurrezzak, İsrâil, Simâk bin Harb, Nu’mân bin Beşir’den nakletti:“-Ömer ibn-i Hattab’ın: “-Kız çocuğunun hangi suçtan öldürüldüğü kendisine sorulduğu zaman!” 3Ayetinden sorulduğunda, şöyle dediğini işittim:“-Kays bin Âsım, Resûlullâh’a gelib şöyle dedi: “-Ben Câhiliye devrinde sekiz kızımı diri diri toprağa gömdüm!” “-Her biri için için bir köle azad et!”dedi. “-Benim bir çok develerim var!”deyince Ömer (r.a): “-Öyleyse dilersen, her bir kızın için bir deve kurban et!”buyurdu. et-Tehrâni’nin hadisi bana, âli derecede bir isnâd ile ulaştı.Onun Sünen’de ve Ahmed’in Müsnedin’de yer alan Resûlullâh’dan nakledilen üç hadisi vardır. Birinci hadis: Halife bin Husayn tarikiyla, dedesi Kays bin Âsım’dan tahric ettikleri hadistir: “-Müslüman oldu. Resûlullâh ona su ve sidir ile yıkanmasını emretti!”İkinci hadis: Ahmed ve Nesâi’nin, Hâkim bin Kays tarikiyla babasın-dan tahric ettikleri şu hadistir: Dedi ki: “-Bana ağlamayın! Çünkü öldüğü zaman Resûlullâh’a ağlanmadı!”Bu hadisi Nesâi özet olarak, Ahmed ibn-i Hanbel ise uzun şekilde andı. Orada oğullarına şöyle dediği anlatılmaktadır: “-Allâh’dan korkun! En büyüğünüzü baş yapın! Çünkü insanlar en büyüklerini baş yaptıklarında, babalarının hatıralarını canlandırırlar. Sakın dilenmeyin! Çünkü bu, kişinin kazanç için başvuracağı en son çaredir!”Vasiyetin kalan kısmıni anlattı. Bu yararlı bir vasiyettir.Üçüncü hadis: Ahmed ibn-i Hanbel’in yemin hakkında tahric ettiğidir.Kays bin Âsım, Basra’ya yerleşti ve orada öldü. Öldüğü zaman Abde bin et-Tayyib onun için şöyle ağıt yaktı: “-Ey Kays bin Âsım! Allâh’ın selâmı senin üzerine olsun, dilediği sürece rahmeti de seninle beraber olsun!”Yine o ağıtta şöyle der: “-Kays’ın ölümü tek kişinin ölümü değildir. Onun ölümü bir milletin binalarının yıkılmasını andırıyor!”İbn-i Hibbân der ki: “-Onun tam otuzüç çocuğu vardı!” 4Kays bin Âsım (r.a) Basra’da vefat etti. Kabri de Basra’dadır.Şübhesiz ki, en doğrusunu Allâh bilir. Allâh, onlardan razı olsun.1- Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi-25-90
2- Necm suresi-32
3- Tekvir-8-9
4- el-İsabe İbn-I Hacer el-Askalani-4-92-No-7199