Itbân Bin Mâlik Kimdir?
عِــتْــبَـا نُ بْــنُ مَالِـك
Baba Adı : Mâlik bin Amr.
Anne Adı : Müzeyne kabilesinden bir kadın.
Doğum Tarihi ve Yeri : Tarih yok, Medine doğumludur.
Ölüm Tarihi ve Yeri : Vefat tarihi ihtilaflıdır. Fakat, Hicri 50-52. Miladi 670-72 yıllarında Medine’de vefat ettiği rivâyet edilir.
Fiziki Yapısı : Gözleri iyi görmezdi.
Eşleri : Leylâ bint-i Riab bin Huneyf dir.
Oğulları : Abdurrahman,
Kızları : Bilgi yok.
Gavzeler : Bedir, Uhud Savaşlarına katıldığı söylenir.
Muhacir mi Ensar mı : Ensâr’dan dır.
Rivayet Ettiği Hadis Sayısı : 20 tane.
Sahabeden Kim ile Kardeşti : Hz.Ömer İbn-i Hattab (r.a) ile.
Kabile Neseb ve Soyu : İtban bin Mâlik bin Amru bin Aclan bin Zeyd bin Ğanm bin Salim bin Avf bin el-Hazrec el-Ensari el-Hazreci es-Selemi Beni Sâlimi dir.
Lakap ve Künyesi : Künüz-ı Hadis Hadis hazinesi demektir.
Kimlerle Akraba idi : Bilgi yok.
1- Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi-23-454
2- Ashab-ı Kirâmın Meşhurları-Sayfa-784-786-Hayati Ülkü, Sebat Neşriyat İstanbul. 1982
عِــتْــبَـا نُ بْــنُ مَالِـك
Baba Adı : Mâlik bin Amr.
Anne Adı : Müzeyne kabilesinden bir kadın.
Doğum Tarihi ve Yeri : Tarih yok, Medine doğumludur.
Ölüm Tarihi ve Yeri : Vefat tarihi ihtilaflıdır. Fakat, Hicri 50-52. Miladi 670-72 yıllarında Medine’de vefat ettiği rivâyet edilir.
Fiziki Yapısı : Gözleri iyi görmezdi.
Eşleri : Leylâ bint-i Riab bin Huneyf dir.
Oğulları : Abdurrahman,
Kızları : Bilgi yok.
Gavzeler : Bedir, Uhud Savaşlarına katıldığı söylenir.
Muhacir mi Ensar mı : Ensâr’dan dır.
Rivayet Ettiği Hadis Sayısı : 20 tane.
Sahabeden Kim ile Kardeşti : Hz.Ömer İbn-i Hattab (r.a) ile.
Kabile Neseb ve Soyu : İtban bin Mâlik bin Amru bin Aclan bin Zeyd bin Ğanm bin Salim bin Avf bin el-Hazrec el-Ensari el-Hazreci es-Selemi Beni Sâlimi dir.
Lakap ve Künyesi : Künüz-ı Hadis Hadis hazinesi demektir.
Kimlerle Akraba idi : Bilgi yok.
Itbân Bin Mâlik'in Hayatı
İtbân bin Mâlik’in ismi, bâzı eserlerde Ûtbân, bâzı eserlerde Atbân olarak da geçmektedir. Kendisi Medine doğumludur. Ancak hangi tarihte doğduğu belli değildir. Neseb silsilesi ise: İtbân bin Mâlik bin Amr bin Aclân bin Zeyd bin Ğanm bin Sâlim bin Avf bin Hazrec el-Ensâri el-Hazreci, Beni Sâlimi’dir. Künyesi hakkında ise herhangi bir kayıt yoktur. Ancak, kendisine Künüz-ı Hadis: Hadis Hazinesi denmektedir. Ayrıca annesinin ismi bilinmemektedir. İtbân bin Mâlik, Hazrec kabilesinin Beni Sâlim bin Avf koluna mensubdur. Kendisi kabilesinin reisi, idi. Kuba’ya yakın bir yerde otururdu. Hicret-i Nebevi’den önce İslâm olma şerefini kazanmıştır.Hayatı boyunca, Beni Sâlim bin Avf yurdunda kabilesinde imamlık yapan yukarıda anlatıldığı gibi, gözlerinin rahatsız olması ve evinin de Medine dışında bulunması sebebiyle her zaman Resûlullâh ile beraber bulunamazdı. Ancak, Resûlullâh (s.a.v), kendisine çok değer verir, Kûba köyüne gelirken Beni Sâlim bin Avf yurduna uğrar ve ona misafir olurdu.Bir defasında Resûlullâh’a rahatsızlığından söz ederek geceleyin ve fırtınalı havalarda mescide gidib cemaate namaz kıldıramadığını söylemiş evine gelerek orada namaz kıldırmasını rica etmiş, Resûlullâh (s.a.v)’de ertesi günü Hz.Ebû Bekr ile birlikte İtbân bin Mâlik (r.a)’ın evine gidip ev halkına ve oraya gelen diğer sahabelere iki rek’at namaz kıldırmıştır.Resûlullâh (s.a.v)’ın namaz kıldırdığı yeri mescid kabul eden İtbân bin Mâlik (r.a), o günden sonra, kendi kavmine burada imamlık yapmış-tır. İtbân bin Mâlik (r.a)’ın Abdurrahman adlı bir oğlu olduğu ve iyice yaşlanmış olmasına rağmen imamlık görevini sürdürdüğü zikredilmiştir.Sahih-i Bûhari’de ondört, Sahih-i Müslim’de altı rivâyeti bulunan İtbân bin Mâlik (r.a)’dan bu hadisleri genç sahâbilerden Enes bin Mâlik ve Mahmûd bin Rebi’, Tabiinlerden Husayn bin Mahmûd es-Sâlimi ve Ebû Bekr bin Enes bin Mâlik rivayet etmiştir. 1Resûlullâh (s.a.v), Medine’ye hicret edip Medineli Ensâr ile Mekkeli Muhacirler arasında din kardeşliği ilan ettiğinde, İtbân bin Mâlik (r.a) ile Hz.Ömer (r.a)’i birbiriyle din kardeşi olarak ilan etmiştir.İbn-i İshâk’ın es-Sire’si dışındaki kaynaklar İtbân bin Mâlik (r.a)’in Bedir Ğazvesi’ne iştirak ettiğini kabul etmekte İbn-i Sa’d ise onun Uhud ve Hendek Ğazveleri’ne de iştirak ettiğini söylemektedir. Hemen hemen bütün kaynaklar İtbân bin Mâlik (r.a)’ın â’mâ olduğunu belirtmektedir. İbn-i Esir gibi; bazı İslâmi kaynaklardan onun gözlerinin zamanla zayıfla-dığı sonradan yavaş yavaş görme kabiliyetini tamamıyla yitirdiği anlaşıl-makta dır. İbn-i Habib onun topal olduğunu dahi zikretmiştir.Bu rivayetlerin ekserisi onun Bedir, ve Uhud Ğazveleri’ne katıldığı- nı ve bundan sonra onun gözleri iyice göremez duruma gelmiştir derler. Bu sebeb den dolayı Bedir Ashabı’ndan olma şerefini kazanmış ve diğer ğazvelere katılamadığı için, Allâh tarafından cihad’dan, muâf kılınmıştır.İtbân bin Mâlik (r.a), Medine devrinin başlarında gözleri iyi göreme-diği ve yürümekte zorlu çektiği için, sadece Resûlullâh (s.a.v)’in isteği yerine gelsin diye, cemaât tarafından kolundan tutularak her gün beş def’a Mescid-i Nebevi’ye gelirdi. Ve, Resûlullâh’ın hemen arkasında namazını edâ ederdiİtbân bin Mâlik (r.a)’in evi Kûba tarafında bulunuyordu. Kûba ile Medine arası oldukça uzak idi. Aradaki mesafe aşağı yukarı iki üç mil kadardı. Aradaki sahada’da yağmur yağdığından, içerisinde su toplanan çukurlar vardı. Gözleri görmediğinden sudan geçib Mescid-i Nebevi’ye gelmekte zorluk çekerdi. Durumu Resûlullâh (s.a.v)’e arz etti. Evinde namaz kılmak arzusunda olduğunu beyan ederek: “-Yâ Resûlallâh! Bir gün evimizi şereflendirib namaz kılarlarsanız çok memnun olacağım!”dedi.Bu teklifi olumlu karşılayan Resûlullâh (s.a.v), bir gün Hz.Ebû Bekr ile birlikte İtbân bin Mâlik (r.a)’in evine teşrif ettiler. Eve girdikten sonra nerede namaz kılacaklarını sordular.İtbân bin Mâlik (r.a)’da: “-Nerede arzu buyurursanız orada kılabilirsiniz!”dedi.Resûlullâh (s.a.v), namaz kılmak için ayağa kalktığı zaman İtbân bin Mâlik (r.a), hangi tarafta durduklarını sordu. Maksadı ezan okumak idi. Resûlullâh (s.a.v), ezan’ın sünnet olduğunu beyan ederek buna müsaade buyurmadılar. Ve, İtbân bin Mâlik (r.a)’ın evinde iki rekat namaz kıldılar. Orada bir hayli kaldılar. Oturub beraberce yemek yediler ve sonra’da Medine’ye geri döndüler:Itbân bin Mâlik, Resulullah (s.a.v)’den Kûr’ân-ı Kerim ve hadis-i şerif dinlemek için büyük gayret sarf ederdi. Ara sıra Medine’ye gelir, bütün gün vahiy ile ilgili haberleri sorup öğrenirdi. Onu genel olarak Medine’ye, kardeşliği Hz.Ömer getirip götürdü. Bu itibarla rivâyet etmiş olduğu hadislerin çoğunu Hz.Ömer’den almıştır. Çok kuvvetli bir hafızası olduğundan dinlediklerini ertesi gün harfiyen tekrar ederdi.Itbân bin Mâlik (r.a), Muâviye bin Ebû Süfyan devrine kadar yaşa-mıştır. Hicri 52, Miladi 672 yılında Mahmud bin Rebia, Medine’ye geldiği zaman Itbân bin Mâlik ile görüştüğünü beyan etmektedir.İtbân bin Mâlik (r.a), Beni Sâlim camiinin imamlığını ömrünün sonuna kadar sürdürdü. Leylâ bint-i Rûbab bin Huneyf adında bir hanım ile evli idi. bu evliliklerinden Abdurrahman adında bir erkek çocuğunun ismi bize ulaşmıştır. Abdurrahman adlı oğlu iyice yaşlanmış olmasına rağmen babasının yerinde imamlık görevini sürdürdü.İtbân bin Mâlik (r.a), pek çok hadis-i şerifi ezbere bilirdi. Bu bakım-dan Enes bin Mâlik (r.a), ona: “-Künüz-i Hadis!”Hadis hazinesi derdi.Enes bin Mâlik’de kendi oğlu Ebû Bekr’e ondan ezberlediği hadis-i şeriflerden öğretmiştir.Itbân bin Mâlik (r.a) kaç tarihinde vefat etti bilinmemektedir. 2Şübhesiz ki, en doğrusunu Allâh bilir. Allâh, onlardan razı olsun.1- Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi-23-454
2- Ashab-ı Kirâmın Meşhurları-Sayfa-784-786-Hayati Ülkü, Sebat Neşriyat İstanbul. 1982