Baba Adı : Hizyem bin Hanif.
Anne Adı : Bilgi yok.
Doğum Tarihi ve Yeri : Bilgi yok
Ölüm Tarihi ve Yeri : Bilgi yok
Fiziki Yapısı : Bilgi yok
Eşleri : Bilgi yok
Oğulları : Bilgi yok
Kızları : Bilgi yok
Gavzeler : Bilgi yok
Muhacir mi Ensar mı : Bilgi yok
Rivayet Ettiği Hadis Sayısı : Rivayeti var, sayısı belli değil.
Sahabeden Kim ile Kardeşti : Bilgi yok
Kabile Neseb ve Soyu : Hanzele bin Hizyem bin Hanife el-Mâliki, veya Hanife bin Hizyem Temimi es-Sa’di.
Lakap ve Künyesi : Ebû Abid,
Kimlerle Akraba idi : Bilgi yok
Hanzele bin Hizyem bin Hanife (r.a)’ın nerede hangi tarihte doğdu-ğuna ve vefat ettiğine dair, hanımları âile bireyleri hakkında fazla bilgi yoktur. Onun ile ilgili sadece şu olay anlatılır.Hanzele bin Hizyem bin Hanife (r.a)’den:“-Dedem Hanife ile birlikte Resûlullâh (s.a.v)’e gitmiştim.Dedem: “-Yâ Resûlallâh! Sakallı, ve sakalsız torunlarım var. Bu da onların en küçükleri!”dedi.Resûlullâh (s.a.v), beni kendisine yaklaştırdı ve başımı okşadı. “-Allâh, sana hayırlı şifalar versin!”buyurdu.Ez-Zeyyal der ki:“-Hanzele’ye yüzü şişmiş bir adam, veya memesi şişmiş bir koyun getiriyorlardı.Hanzele’de: “-Allâh, adıyla elini başına koyarak Resûlullâh’ın elini koyduğu yerin hürmetine!”diyor,Sonra gelenlerin şişen yerini eliyle sıvazlıyor, şişkinlik geçiriyordu. Ben bunları gözlerimle gördüm!” 1İbn-i Hacer ise şöyle nakleder:Hanzele bin Hizyem, bin Hanife, et-Temimi. Ona, el-Esedi, Esed-u Huzeyme de denilir. Yine ona, el-Mâliki’de denilir. Mâlik ise, Beni Esed bin Huzeyme’den gelen bir boydur. Temime kadar olan soy kötüğü dedesi Hanife’nin biyoğrafisinde gelecektir. Onun, babasının ve dedesinin sahabi oluşları kesindir. Buhâri bunu bazı râvilerden nakletti.Ahmed İbn-i Hanbel dedi ki:“-Bize, Beni Hâşim’in mevlâsı Ebû Said, ez-Zeyyâl bin Ubeyd, dedem Hanzele bin Hizyem’den nakletti: Babam bana anlattı, ve dedi ki:“-Dedem, Hanife Hizyem’e şöyle dedi:“-Bana çocuklarımı topla! Toplanınca da onlara vasiyet etti, dedi ki: “-Kucağımdaki bu yetim için yüz deve vardır!”Hizyem şöyle dedi:“-Babacığım, oğullarının şöyle dediğini duyduk: “-Babamızın sevinmesi için biz bunu kabul ediyoruz. Öldüğü zaman biz bu vasiyetten döneriz!”Davayı Resûlullâh (s.a.v)’e götürdüler. Hanife, Hizyem ve beraberin- de Hanzele de vardı ki; o zaman Hanzele bin Hizyem küçük bir çocuk idi. Babası Hizyem’in bineğinin arkasına binmişti. Resûlullâh (s.a.v)’ın huzu-runa geldiler. Resûlullâh’a olayı anlattılar.Bunun üzerine Resûlullâh öfkelendi, dizleri üstüne dikilib şöyle dedi: “-Hayır, hayır, sadaka; beş, aksi halde on, aksi halde yirmi, aksi halde otuz olabilir. Eğer çok olursa, kırk olur!”Dedi ki: onu (Dedesi Hanif et-Temimi) uğurladılar. Vasiyet edilen o yetimin elinde büyük bir değnek vardı. Resûlullâh (s.a.v) şöyle buyurdu: “-Yetimin elindeki bu değnek ne büyüktür!”Hizyem şöyle dedi: “-Benim sakallı oğullarım vardı. (Bu Hanzele’yi kasdediyor) onların en küçükleridir. Yâ Resûlallâh! Ne olur, onun için Allâh’a dua et!”Resûlullâh (s.a.v) hemen Hanzele’nin başını sıvazlayıb: “-Bârekellâhu Fike (Allâh seni mübarek kılsın)!”dedi.Veya şöyle dedi: “-Mübarek olunasın!”Ez-Zeyyâl dedi ki:“-And olsun, Hanzele’yi gördüm; yüzü şiş ve bir hasta kendisine geti-riliyordu ellerine: “-Badıllah!”diyerek üflüyor, sonra onu başındaki Resûlullâh’ın avu-cunun değdiği yere değdiriyor, orayı meshettikten sonra, getirib o şiş yere değdirip meshediyordu. Derhal o şişlik iniyordu.Onu Hasan bin Süfyan, Müsnedin’de, başka bir varyanıttan ez-Zeyyâl’dan rivayet etti. Ancak şunu ekledi: “-Yetimin adı, Dureys bin Kutay’a dır. Buluğ çağına ermiş gibiydi!”Onu Ya’kûb bin Süfyan ve el-Mancınıki de Müsned’inde rivayet etmişlerdir. Kimileri de rivayet etmiştir. el-Hasan bin Süfyan, Bâverdi ve İbn-i es-Seken de onun hadisini, Müslim bin Kuteybe tarikiyle, ez-Zeyyâl ’den rivayet etti:Dedem Hanzele’den duydum;“-Resûlullâh (s.a.v)’ın şöyle buyurduğunu duydum: “-Erğinlik çağına erdikten sonra artık yetimlik yoktur. Kız hayız olduğu zaman namaz kılamaz!” 2Hanzele bin Hizyem (r.a) hakkında elimizde geniş bilgi yoktur.Şübhesiz ki, en doğrusunu Allâh bilir. Allâh, onlardan razı olsun.
1- M.Yusuf Kandehlevi Hadislerle Müslümanlık-5-2056
2- el-İsabe, İbn-i Hacer el-Askalani-1-539-540-No-1857
Hadic bin Selâme (r.a) İkinci Akabe biatı’nda hazır bulunmuş olan Ensâr’dan dır. Uhud Savaşı’ndan sonraki savaşlara katılmıştır. Hayatı hak-kında fazla bilgi yoktur.
Hadice bint-i Huveylid (r.a) validemiz, takriben Nübüvvetten 55 yıl kadar önce, Miladi 555 yılında Mekke’de dünyaya gelmiştir. Kabile neseb ve soyu ise: Hadice bint-i Huveylid bin Esed bin Abdüluzza bin Kusay bin Kilâb bin Mürre bin Kâ’b bin Lüey bin Ğalib bin Fihr bin Mâlik bin Nadr bin Kinâne dir.
Anne Adı : Bilgi yok.
Doğum Tarihi ve Yeri : Bilgi yok
Ölüm Tarihi ve Yeri : Bilgi yok
Fiziki Yapısı : Bilgi yok
Eşleri : Bilgi yok
Oğulları : Bilgi yok
Kızları : Bilgi yok
Gavzeler : Bilgi yok
Muhacir mi Ensar mı : Bilgi yok
Rivayet Ettiği Hadis Sayısı : Rivayeti var, sayısı belli değil.
Sahabeden Kim ile Kardeşti : Bilgi yok
Kabile Neseb ve Soyu : Hanzele bin Hizyem bin Hanife el-Mâliki, veya Hanife bin Hizyem Temimi es-Sa’di.
Lakap ve Künyesi : Ebû Abid,
Kimlerle Akraba idi : Bilgi yok
Hanzele Bin Hizyem Bin Hanif'in Hayatı
Hanzele bin Hizyem bin Hanife (r.a)’ın nerede hangi tarihte doğdu-ğuna ve vefat ettiğine dair, hanımları âile bireyleri hakkında fazla bilgi yoktur. Onun ile ilgili sadece şu olay anlatılır.Hanzele bin Hizyem bin Hanife (r.a)’den:“-Dedem Hanife ile birlikte Resûlullâh (s.a.v)’e gitmiştim.Dedem: “-Yâ Resûlallâh! Sakallı, ve sakalsız torunlarım var. Bu da onların en küçükleri!”dedi.Resûlullâh (s.a.v), beni kendisine yaklaştırdı ve başımı okşadı. “-Allâh, sana hayırlı şifalar versin!”buyurdu.Ez-Zeyyal der ki:“-Hanzele’ye yüzü şişmiş bir adam, veya memesi şişmiş bir koyun getiriyorlardı.Hanzele’de: “-Allâh, adıyla elini başına koyarak Resûlullâh’ın elini koyduğu yerin hürmetine!”diyor,Sonra gelenlerin şişen yerini eliyle sıvazlıyor, şişkinlik geçiriyordu. Ben bunları gözlerimle gördüm!” 1İbn-i Hacer ise şöyle nakleder:Hanzele bin Hizyem, bin Hanife, et-Temimi. Ona, el-Esedi, Esed-u Huzeyme de denilir. Yine ona, el-Mâliki’de denilir. Mâlik ise, Beni Esed bin Huzeyme’den gelen bir boydur. Temime kadar olan soy kötüğü dedesi Hanife’nin biyoğrafisinde gelecektir. Onun, babasının ve dedesinin sahabi oluşları kesindir. Buhâri bunu bazı râvilerden nakletti.Ahmed İbn-i Hanbel dedi ki:“-Bize, Beni Hâşim’in mevlâsı Ebû Said, ez-Zeyyâl bin Ubeyd, dedem Hanzele bin Hizyem’den nakletti: Babam bana anlattı, ve dedi ki:“-Dedem, Hanife Hizyem’e şöyle dedi:“-Bana çocuklarımı topla! Toplanınca da onlara vasiyet etti, dedi ki: “-Kucağımdaki bu yetim için yüz deve vardır!”Hizyem şöyle dedi:“-Babacığım, oğullarının şöyle dediğini duyduk: “-Babamızın sevinmesi için biz bunu kabul ediyoruz. Öldüğü zaman biz bu vasiyetten döneriz!”Davayı Resûlullâh (s.a.v)’e götürdüler. Hanife, Hizyem ve beraberin- de Hanzele de vardı ki; o zaman Hanzele bin Hizyem küçük bir çocuk idi. Babası Hizyem’in bineğinin arkasına binmişti. Resûlullâh (s.a.v)’ın huzu-runa geldiler. Resûlullâh’a olayı anlattılar.Bunun üzerine Resûlullâh öfkelendi, dizleri üstüne dikilib şöyle dedi: “-Hayır, hayır, sadaka; beş, aksi halde on, aksi halde yirmi, aksi halde otuz olabilir. Eğer çok olursa, kırk olur!”Dedi ki: onu (Dedesi Hanif et-Temimi) uğurladılar. Vasiyet edilen o yetimin elinde büyük bir değnek vardı. Resûlullâh (s.a.v) şöyle buyurdu: “-Yetimin elindeki bu değnek ne büyüktür!”Hizyem şöyle dedi: “-Benim sakallı oğullarım vardı. (Bu Hanzele’yi kasdediyor) onların en küçükleridir. Yâ Resûlallâh! Ne olur, onun için Allâh’a dua et!”Resûlullâh (s.a.v) hemen Hanzele’nin başını sıvazlayıb: “-Bârekellâhu Fike (Allâh seni mübarek kılsın)!”dedi.Veya şöyle dedi: “-Mübarek olunasın!”Ez-Zeyyâl dedi ki:“-And olsun, Hanzele’yi gördüm; yüzü şiş ve bir hasta kendisine geti-riliyordu ellerine: “-Badıllah!”diyerek üflüyor, sonra onu başındaki Resûlullâh’ın avu-cunun değdiği yere değdiriyor, orayı meshettikten sonra, getirib o şiş yere değdirip meshediyordu. Derhal o şişlik iniyordu.Onu Hasan bin Süfyan, Müsnedin’de, başka bir varyanıttan ez-Zeyyâl’dan rivayet etti. Ancak şunu ekledi: “-Yetimin adı, Dureys bin Kutay’a dır. Buluğ çağına ermiş gibiydi!”Onu Ya’kûb bin Süfyan ve el-Mancınıki de Müsned’inde rivayet etmişlerdir. Kimileri de rivayet etmiştir. el-Hasan bin Süfyan, Bâverdi ve İbn-i es-Seken de onun hadisini, Müslim bin Kuteybe tarikiyle, ez-Zeyyâl ’den rivayet etti:Dedem Hanzele’den duydum;“-Resûlullâh (s.a.v)’ın şöyle buyurduğunu duydum: “-Erğinlik çağına erdikten sonra artık yetimlik yoktur. Kız hayız olduğu zaman namaz kılamaz!” 2Hanzele bin Hizyem (r.a) hakkında elimizde geniş bilgi yoktur.Şübhesiz ki, en doğrusunu Allâh bilir. Allâh, onlardan razı olsun.
1- M.Yusuf Kandehlevi Hadislerle Müslümanlık-5-2056
2- el-İsabe, İbn-i Hacer el-Askalani-1-539-540-No-1857